diray67 ÜyePuan: 202 | Gönderilme Tarihi: 18 Kasım 2010 10:14:52
Freespace 2 aslında 1999 Ekim ayı sonlarında çıktı, ülkemize geldi ve birdenbire tükeniverdi. Ben de bu tükenişin sonucu olarak oyunu bulamadım, ancak geçenlerde elime geçti ve içine dalınca geç te olsa oyun hakkındaki incelemelerimi yazmaya karar verdim.
Tabi bu incelemeyi geç de olsa yapmamın bir başka önemli sebebi daha var. Freespace 2, 1999 yılı sonunda çıkmasına karşın birçok dalda otoritelerce ve oyun dergisi tarafından ödüllere ve övgüye layık görüldü. Bunlardan bazılarını aşağıda bulabilirsiniz. Bu kadar övgü ve ödül alan bir oyunu bir de kendi bakış açımdan bu türün hayranlarına yansıtmadan edemedim.
GameSpy: Award of Excellence (Mükemmellik ödülü)
IntelliGamer: Intelligent Choice (Zekice bir Tercih)
Game Power: Best of 99 (Sim Game) (Simülatör dalında 99′un en iyisi)
GameSpot: SciFi Game of the Year (Yılın bilim-kurgu oyunu)
Tresh’s Fishing Squad: Editor’s Choice (Editörün tercihi)
PC Gamer: Editor’s Choice (Editörün tercihi) Bunlar sadece oyun hakkında benim rastladığım bazı değerlendirmeler. Kimbilir daha neler vardır. Şimdi, bu tip oyunları sevip de bu oyunu oynamamış olanların (belki serinin ilk oyununu da oynamamış olanlar vardır) oyunu bir an önce alıp oynamak için içlerinin kıpır kıpır ettiğini hissedebiliyorum. Eğer şansları varsa oyunu bulabilir ve oynarlar. Ama bence ne yapıp edip mutlaka bulsunlar.
Oyunun birincisinden tek bir ana farkılığı var: Adındaki ‘Descent’ sözcüğünün kalımış olması. Ama sadece isimde bir eksilme var. Freespace 2, birincisini aratmayacak kadar iyi ve programlamada son teknolojiyi çok iyi kullanmışlar. Bu tip oyunlar arasında şu anda X-Wing/Tie Figter ve Wing Commander serilerinen yeni bir ses çıkmadığı şu sıralarda çok büyük bir boşluğu doldurmuş durumda.
1998 yılında Volition ve Interplay diğer bütün bu tip oyunların ötesinde bir uzay simülasyonu piyasaya sürdüler, Descent: Freespace. Oyunda çok geniş ölçekte savaşlar, devasa ana gemiler, muhteşem bir oyun akışı ve konu vardı. Kısaca hiçkimsenin şimdiye kadar başaramadığı kadar iyi bir oyundu. Bu başarıyı elde etmiş bir oyunun ikincisinin çok iyi bir reklam kampanyası ile duyurulmasını beklerken, Freespace 2 sessiz sedasız piyasaya çıkıverdi, ben ve benim gibi bu türün hastaları da doğal olarak durumdan geç haberdar olup açıkta kalıverdik.
Konumuz, ilk oyunun geçtiği tarihten yaklaşık 32 yıl sonrasında geçiyor. Yani Büyük Savaştan otuziki yıl sonrası. Büyük savaş döneminde insanlar (terran) yaklaşık 14 yıl boyunca Vasudan ırkıyla amansız bir savaş halindeydi. Ta ki Shivan adında yeni bir ırk ortaya çıkana kadar. Önce Vasudan İparatorluğunu yerle bir etmiş ve insanoğlunu da yok etmekte son derece kararlı idiler. Ancak, denize düşen yılana sarılır misali Vasudan ve insanoğlu ittifak yapmaya karar vermiş ve zor da olsa Shivan’ın ilerleyişini durdurup zafer kazanmışlardı. Şimdi ise, insanoğlu Vasudan ile hala ittifak içindedir, ve buna kısaca Galactic Terran-Vasudan Alliance (GTVA) denmektedir. Bu ittifaka inanmayanlar da vardır ve GTVA’nın her görevinin başarısız olması için ellerinden geleni yapmaya çalışmaktadırlar. Bu asi grubuna da Neo-Terran Front (NTF) adı verilmekte.
GTVA’nın tek derdi tabi ki NTF değildir. İlk oyunda son anda alt etemyi başardığı Shivan’lar da hayatı zorlaştıran diğer bir etkendir. Böyle bir senaryo içinde bizler de GTVA’da bir pilotu canlandırıyoruz.
Oyun üç CD’lik tam bir dev. Ama dev oluşu sadece oyunu herşeyi dahil kurduğunuzda sabit diskinizde harcadığı 1.2 Gb’lık yer veya CD sayısında değil, sizi içine aldığı atmosfer ve yaşattığı bir uzay savaşı hikayesinden.
Gerçekten de oyunu tam performansıyla oynamak isterseniz herşeyiyle birlikte kurmanızı öneririm. 1.2 Gb’lık boş yer herkesin sabit diskinde bulunmayabilir, bunun için aralarda gösterilen filmler ve görev brifingi seslendirme ve animasyonlarını kurmazsanız yerden biraz tasarruf edebilirsiniz. Ancak yüksek performanslı sistemi olanlara yeterli yerleri yoksa ikinci seçeneği tavsiye ederim.
Kurulum aşaması doğal olarak biraz uzun sürsede arada sadece CD değiştirmenizi istemekten başka bir etkileşim gerektirmiyor. Microsof DirecX 7 sisteminizde kurulu değilse mutlaka kurun, farkı farkedeceksiniz.
Kurulum aşaması tamamlandıktan sonra oyun öncesi otomatik çalışan ve desktop üzerinde beliren menü’den setup seçeneği ile grafik kartı, ses, kontrol cihazları vb. şeyleri ayarlayabiliyorsunuz. Sisteminizdeki donanımı bu arayüz tespit edip size seçenekler halinde sunuyor. Bence kurulum ve sistem ayarları kısmını oldukça sorunsuz yapmışlar.
Ayrıca, oyunu yükledikten sonra resmi sitesinden 1.2 versiyonuna yükselten yamayı çekmenizi de öneririm.
Freespace 2′de arayüzü iki açıdan değerlendirmek gerek bence. Birincisi, görevlere başlamadan önce yapabileceğiniz ayarların ve seçeneklerin bulunduğu kısım, diğeri ise görevler sırasında yani hareketin bol olduğu sırada yapabildikleriniz.
Dikkatimi çeken ve oyunların çoğunda bulunmayan, ama Freespace 2′de bulunan bir özellik var: Aksiyon sırasında bile oyuna ait ayarların çoğunu değiştirebiliyorsunuz, örneğin kontrol tuşları ve ayarları, görüntü detayları gibi. Bu da o anda farkına vardığınız ve size uymayan değişiklikleri oyundan çıkmadan yapma şansı tanıyor.
Oyuna başladığınızda çok güzel bir film serediyorsunuz. Filmden sonra hemen pilot seçme ve yaratma ekranında buluyorsunuz kendinizi. Adınızı ve görünüşünüzü seçtikten sonra artık oyunun asıl arayüzüne, yani hangara geliyorsunuz. Burada yapabileceğiniz tercihleri animasyonlarla tamamlamışlar. Eğer farenizin sağ tuşuna kliklerseniz, bu seçeneklerin üzerinde sırayla ilerliyorsunuz.
* Tech Room: Freespace’teki gemiler ve silahlar hakkında bilgiler alabilirsiniz,
* Options (seçenekler): İşte oyunun en güzel yerlerinden biri. Ses, kontroller, mouse, joystick, parlaklık, HUD, multiplayer seçenekleri (TCP-IP, IPX), görüntü detayı vb. hep buradan yapılıyor. Ve yukarıda da dediğim gibi bu ayarların çoğuna oyun sırasında da ulaşabiliyorsunuz. Özellikle HUD kısmında uzay geminizi kullanırken ekranda gördüğünüz göstergelerin renginden tutun, parlaklığına ve gözüküp gözükmeyeceğine kadar bir çok özellik ayarlanabiliyor.
* Campaign Room: Freespace 2′de katılabileceğiniz kampanya ve görevleri buradan seçebilirsiniz, ayrıca multiplayer oyunları ve özel yapılmış tek kişilik görevleri de buradan seçebilirsiniz. Bu ek görevlerden arasanız, sitemizde Dosyalar kısmına 1-2 gün içinde eklenecek olanlar var.
* Barracks: Tek veya multiplayer pilotları yaratabileceğiniz, kopyalayabileceğiniz ve istatistiklerini görebileceğiniz bir kısım. Tek oyuncu modunda yaratılmış pilotları multiplayer’a dönüştürebiliyorsunuz (bunun tam tersini de yapabiliyorsunuz).
* Ready Room: Tüm ayarlamaları yaptıktan sonra gideceğiniz yer burası. Oyuna ilk aşamada üç eğitim görevi ile başlıyorsunuz (isterseniz bu aşamayı atlayabilirsiniz). Ve bu eğitimler sadece başlangıçta değil, oyunun değişik aşamalarında da karşınıza çıkıyor; yeni bir uzay gemisi ve silah türü geliştirildiğinde size bunlarla ilgili eğitim veriliyor. Bu da diğer uzay savaş oyunlarında olmayan çok güzel bir artı.
Bütün bunların bu kadar detaylı ve kolay kullanılabilir olması bence iyi bir oyun için son derece gerekli şeyler ve Freespace 2 tüm bunları fazlasıyla size sağlıyor.
Göreve başlarken o anda savaşın bulunduğunuz kısmı ile ilgili detayları sesli ve grafiksel olarak size anlatan biri mutlaka oluyor. Görevin detayları da aynı şekilde sözlü ve yazılı olarak anlatılıyor. Bu tip oyunlarda genelde hep aynı tip arayüz kullanılır, fakat Freespace’te brifing sırasında gösterilen animasyonlar bence hiç bir oyunda bu kadar güzel olamadı şimdiye kadar.
Bir diğer güzel şey de görevle ilgili yüklenecek tüm bilgilerin brifing ile birlikte bilgisayara yüklenmesi. Brifing bitip de görevi başlattığınız anda yeni birşey yüklemeden hemen oyuna dalıyorsunuz (vakit kaybı yok!).
Yukarıda oyunun başında çıkan menüden bahsetmiştim. Bu menüdeki ’setup’ seçeneği ile ayarlayabileceğiniz grafik seçeneklerini program otomatik olarak seçip önünüze koyuyor. Bunlar arasında 3D FX Glide, Direct3D ve software seçenekleri var (özellikle bu sonuncusu 3D hızlandırıcısı olmayanlar için biçilmiş kaftan). Özellikle 17 inç’ten küçük ekranı olanlara ve güçlü bir sistemi olmayanlara düşük çözünürlükte oynamalarını öneririm. Düşük çözünürlükte grafik detaylarını yüksek tutarak daha güzel detaylar görme şansınız olabilir.
Oyunun grafiklerine, özellikle 3D hızlandırıcı grafik kartınız varsa, bayılacaksınız. Patlama efektleri, silahların ve roketlerin uçuşunu seyretmek büyük bir zevk. Ana gemilerden dev silahlarla açılan ateşler, bunların size çarptığında yarattığı etkiyi ve büyük gemilerin patlamalarını neredeyse içinizde hissediyorsunuz, kısaca harika. Grafikleri o kadar beğendim ki, sitemizde şimdiye kadar hiç bir oyun için yayınlanmadığı kadar çok ekran görüntüsü yayınlanmaya karar verdim.
Bir çok simülatörde, özellikle uzay savaş simülatörlerinde, görmeye alışık olmadığımız bir detay konulmuş grafiklere. Özellikle oyunun daha başları sayılabilecek seviyelerden birinde GTVA’nın yapımı yirmi yıl sürmüş olan dev uzay gemisi Colossus ortaya çıkınca, grafiklerin istenirse ne kadar detaylı yapılabileceğini görüyorsunuz. Bu gemi tam 6 kilometre boyunda ve başından sonuna son hızda gitmek bile epey süre alıyor. Tam bir ekran görüntüsünü alabilmek için baya uğraşmam gerekti (o kadar büyüktü ki, tamamını ekrana sığdırmak baya zor oldu). Ve bu büyüklüğü gerçekten hissediyor insan.
Bir de nebulalar arasında oynadığınız bölümler var. Burada sanki bir sis perdesi içindesiniz ve uzun ölçekli radarlarınız hiç bir işe yaramıyor. Düşünün, uzaydasınız ve önünüzü göremiyorsunuz. Grafikler o kadar iyi ki, radarınızda kilitlediğiniz dev gemiyi görmeden göreve devam edip o’nu korumaya çalışıyorsunuz.
Grafikler hakkında daha fazla bir şey söylemeye gerek yok sanırım, ekran görüntülerini incelerseniz, gerçekten de söylenecek fazla birşey olmadığını anlayacaksınız. Performans, oyunu denediğim Pentium II-233′te bile çok iyiydi doğrusu. Hiç bir atlama ve takılma ile karşılaşmadım.
Her simülasyonda olduğu gibi Freespace 2′de de bir çok komutu klavye ile vermeniz gerekiyor. İsterseniz mouse kullanabiliyorsunuz, ama benim bu konudaki tercihim iyi bir joystick kullanmanız. Klavye kontrollerini ilk defa bir oyunda kendime göre değiştirmeden kullandım. O kadar pratik yapılmış ki, ilk baştaki eğitim görevlerinde işin %80′ini öğreniveriyorsunuz. Gerekli olan diğerleri için ise ya yeni eğitimleri bekliyorsunuz ya da Options seçeneği ile kontroller kısmına gidip öğreniyor veya değiştirebiliyorsunuz. Tabi oyun Türkçe klavye tanımadığı için ‘.’ (nokta) ile neyi kastettiklerini anlamanız için ayarlar kısmını ziyaret etmenizi öneririm.
Ses efektleri güzel yapılmış, oyunu gece oynuyorsanız hoparlörlerinizi fazla açmamanızı öneririm, görev aralarında verilen brifinglerin seslendirmesi olağanüstü.
Görev sırasında size gelen yeni emirler ve piotlar arası konuşmalara kadar her şey gerçek bir seslendirme şaheseri. Ve, bir diğer çok farklı şey de her farklı silah ve gemi için farklı bir ses efekti hazırlamış olmaları. Oynadıkça size neyin saldırdığını ve ne ile ateş ettiğini sesinden anlayabilmeye başlıyorsunuz.
Müzik üzerinde ise ses efektleri kadar çok çalışılmamış. Çok da önemli değil aslında, çünkü savaş sırasında müziği değil olanı biteni ve mesajları dinlemeyi tercih ediyorsunuz. Ama, aralarda gösterilen filmlerin ve brifingler sırasında suyduğunuz müzikler gene de güzel denebilir.
Çok güzel bir zorluk ayarı seçeneği yapmışlar. Eğer en kolay (Very Easy) seçeneğini işaretlerseniz oyunu ara vermeden 6-8 saatte bitirebilirsiniz. Eğer oyunu ciddi ciddi oynuyorsanız ve geçemediğiniz bir bölümle karşılaşırsanız toplam beş denemeden sonra oyun size bu bölümü atlama şansı veriyor, kıvranıp durmuyorsunuz.
Oyun ile birlikte gelen bir de görev editörü var. Tek veya çok oyunculu görevler yaratabildiğiniz bu editörün adı ‘Fred 2′. Bu programın kullanımı için de HTML formatında bir kullanım kitabı hazırlamışlar. Bunu oyunu kurduğunuz klasörde bulabilirsiniz.
Multiplayer oyunlar için ise yeni bir kavram geliştirmişler: Squad War. Parallax Online - PXO Network hizmeti ile www.Squadwar.com üzerinde bedava oynanabileceği söyleniyor. Açıkçası oyunu multiplayer oynama şansım olmadı (benimle birlikte oyunu alabilen kimseyi bulamadım). Multiplayer deneyenler olursa lütfen deneyimlerini yollasınlar.
Freespace 2 hakkında bu kadar övgü dolu bir inceleme yaptıktan sonra ayrıca bir değerlendirme yapmak artık çok gereksiz herhalde. Ancak, şunu da belirtmek isterim ki, oyunun kurulumundan tutun, ilk göreve başlayana kadar geçe sürede bile bir oyun incelemesini tıka basa dolduracak kadar yazacak o kadar fazla detayla karşılaştım ve hepsini o kadar beğendim ki, bu yazıyı nasıl bitirebileceğimi de kara kara düşünmeye başladım.
İnanın oyunu oynarken insanın orada olası geliyor, ve oyun hakkında yazacak sürekli yeni ve iyi şeylerle karşılaşıyorsunuz. Oyun piyasasında bu türde Freespace 2′den daha iyi bir oyunu uzun bir süre göremeyiz herhalde, özellikle X-Wing/Tie Fighter serisinin geleceğinin belirsiz olduğu şu sıralarda. Freespace 2′yi almadıysanız mutlaka almanızı öneririm, tabi bulabilirseniz.
Alıntıdır: http://www.indirgen.com/Program-Tanitimlari/freescape-2-oyun-inceleme.html
|