Üye ol
Şifremi unuttum | Onay kodum gelmedi
Yardım

VERİMLİ ÇALIŞMA YOLLARI
mahonick
Üye
mahonick

Puan: 1768.5

mahonick şu anda çevrimdışı
Gönderilme Tarihi: 27 Ekim 2010 22:45:31

Anne,baba ve öğretmenlerin mutlaka bilmeleri gereken konulardan birisi de verimli çalışma yollarını bilmeleri,öğrencileri veya çocuklarını eğitirken,sınavlara hazırlarken bu yollardan yararlanmalarıdır.



mahonick
Üye
mahonick

Puan: 1768.5

mahonick şu anda çevrimdışı
Gönderilme Tarihi: 27 Ekim 2010 22:46:10 | # 1
VERİMLİ ÇALIŞMANIN AMACI
VERİMLİ ÇALIŞMANIN AMACI
Başarılı olabilmek, çalışmanın-emeğin karşılığını en iyi seviyede alabilmek verimli çalışmanın yollarının iyi bilinmesinden, uygulamalı ve programlı çalışma alışkanlığı geliştirebilmekten geçer. Öğrenmede; ferdin öğrenme yeteneği, ön bilgileri ve tutumları ile öğrenme ortamı kadar, uygulanan çalışma metotları da etkili olmaktadır. Bu nedenle okullarda öğrencilere verimli çalışma yollarının öğretilmesi gerekmektedir.
Rehberliğin önemli bir çalışma alanı da öğrencilerin derslerde başarılı olabilmeleri için gerekli olan iyi ders çalışma teknik ve alışkanlıklarını kazanmalarına, başarısızlıklarının incelenip giderilmesine yardım edilmesidir. Okul başarısızlıklarının sebebi çoktur. Ancak bu sebepler içinde ders çalışma teknik ve alışkanlıklarının yanlış olma yüzdesi oldukça fazladır. Çalışma alışkanlığı ilköğretimde kazanılması gereken ve ferdin hayatı boyunca başarısını etkileyen bir faktördür. Burada da öğretmenlere büyük pay düşmektedir. Öğrencinin kendi çalışma metotlarını gözden geçirerek çalışma alışkanlıklarının tespitinde hangi alışkanlıklarının iyileştirilmesi gerektiğini belirlemesinde ve verimli çalışma tekniklerinden yararlanarak kötü alışkanlıklarını nasıl düzeltebileceğini bulmasında yardımcı olmak gerekir.
Fert kendi kapasitesine uygun çalışma yöntemlerini belirleyip programlamalı ve öğrenmeyi amaç edinmelidir. Verimli çalışma yöntemi; başarıyı arttırıcı nitelikte olmalı, kalıcı olmalı ve bilgileri transfer edebilme özelliği taşıyıcı olmalıdır. Fert bu doğrultuda başarının artma yüzdesine göre verimli çalışma grafiğinin yükseldiğini gözlemleyebilmelidir.
Rehberlik etkinliklerinde öğrencileri eğitim psikolojisinin öğrenme alanındaki genel ilkeleri hakkında aydınlatmak, verimli ders çalışma metotlarını tartışmak öğrenciye yapılacak en yararlı eğitici yardımlardan biridir. Ayrıca; sözlük, atlas, ansiklopedi vb. yardımcı ders malzemelerinin kullanma, kitaplıktan yararlanma yollarını açıklama bir kitabı çabucak okuyup konusunu özetleyebilme teknikleri hakkında bilgi verme de eğitici bilgi verme çalışmaları arasında sayılabilir.
Her fert bir diğerine göre farklılık gösterir. Yaşı, cinsi, ırkı, kültürü, inançları, bilgisi, duygusal uyumu ve ne olursa olsun değerlidir. Çünkü her insanda geliştirilmesi mümkün olan potansiyel güçler vardır. Kişiler değerlendirilirken bu farklılıklar göz önünde bulundurulmalı ve her insan kişilik, yetenek ve ilgi yapısına göre değerlendirilmelidir. Uygun bir başarı kazanma metodu için bu özellikler ferde sezdirilmeli, bilinçlendirilmeli ve bu doğrultuda programlanmalıdır.

mahonick
Üye
mahonick

Puan: 1768.5

mahonick şu anda çevrimdışı
Gönderilme Tarihi: 27 Ekim 2010 22:46:45 | # 2
VERİMLİ ÇALIŞMAYA NASIL GÜDÜLENEBİLİRİZ?
VERİMLİ ÇALIŞMAYA NASIL GÜDÜLENEBİLİRİZ?
Güdülenme yani motivasyon, zihinsel v fiziksel olarak varılmak istenen hedefe odaklanmak olarak tabir edilebilir. Tıpkı araba sürmeye benzer bu; nereye gideceğinizi arabaya binmeden ve sürmeye başlamadan önce bilmeniz gerekir. Motivasyon, düşünce ve eylemle beraber başarının ve verimin anahtarıdır.
Genellikle başarısız çocuk, motivasyonu eksik olan çocuktur. Motivasyonu geliştirmek için çocuğun kendine olan güvenini kazandırmak, ailenin en önemli görevi olmalıdır. Anne ve baba ilgilerini geliştirmesi için yeterli kapasiteye sahip olduğu konusunda çocuğu teşvik etmelidir. Bunu sağlamak için küçük yaştan itibaren fırsatlar oluşturur ve bu fırsatları değerlendirmesi için çocuğu cesaretlendirir.
Teşvik edici tutum çocuğu araştırmaya ve yeni şeyler öğrenmeye yöneltir. Örneğin, gelişimin ilk yıllarında çocuk sulu hamurun nasıl kek haline geldiğini merak eder. Anne bu etkinliği çocuğu ile paylaşırken, kekin çöpe atılma riskine rağmen kendi kekini yapması için ona fırsat vermelidir. Motivasyon(Güdülenme) okuldaki öğrenci davranışlarının yönünü, şiddetini, kararlılığını belirleyen en önemli güç kaynaklarından biridir. Okul ve sınıfta meydana gelen öğrenme güçlükleriyle disiplin olaylarının önemli bir kısmının kaynağı güdülenme ile ilgilidir. Öğrencilerin bir kısmının bazı derslere ve okula karşı geliştirdikleri olumsuz tutumları ve öğrenme çalışmalarından zevk almalarını ve onların başka faaliyetlere yönelmelerine neden olur. Öğrenmek için her öğrenci öğretme-öğrenme sürecini istekli katılmak, öğrenmenin gerektirdiği ilkelere uymak ve çalışmak zorundadır. Bu nedenle öğrenme için gerekli güdülenmeyi sağlamak okulun ve öğretmenlerin öncelik taşıyan görevlerindendir.
Güdülenmiş ile güdülenmemiş öğrenci davranışları arasında farklar vardır. Hareketlerde kararlılık devamlılık ve ısrar vardır. Bir başka deyişle güdülenmiş davranış güdülenmemiş davranışlara göre şu farkları gösterir:
İlgi duyma ve dikkat etmede süreklilik
Davranışın yapılması için çaba göstermeye ve gerekli zamanı harcamaya isteklilik
Konu üzerine odaklaşma-kendini verme ve güçlüklerle karşılaşıldığında istenilen davranışı yapmaktan vazgeçmeme, sonuca gitmede kararlılık.
Okulda öğretme-öğrenme süreci içinde yukarıda belirtilenleri yapabilen öğrenci yüksek derecede güdülenmiş demektir.

mahonick
Üye
mahonick

Puan: 1768.5

mahonick şu anda çevrimdışı
Gönderilme Tarihi: 27 Ekim 2010 22:47:26 | # 3
ANLAMA GÜCÜNÜN GELİŞTİRİLMESİ
ANLAMA GÜCÜNÜN GELİŞTİRİLMESİ
Öğrenmek,anlamak demektir.Anlama gücünün geliştirilmesi için,konunun dikkatle okunması,öğrencilerin eski bilgiler ile benzerlik ve bağıntısının kurulması,örneklere dikkat edilmesi,okunulan konunun ana fikrinin ortaya çıkarılması hususları üzerinde durulması gerekir. Bütün-Parça-Bütün Yöntemi
A-İnceleme,
B-Sorular oluşturma,
C-Okuma
D-Hatırlama ve özetleme
E-Tekrarlama
A-İNCELEME: Bir kitabın ya da yazının incelenmesi,o kitap hakkındaki genel bir bilgi sahibi olmak demektir.Bu da kitabın adının,yazarının,basıldığı yılın,kapağındaki tanıtıcı yazıların önsözü ile içindekilerin ve anabaşlıkların genel olarak gözden geçirilmesi ile mümkün olur. Diğer kitabın devamından yararlanılmak isteniyorsa,o zaman daha ayrıntılı bir inceleme yapılamalıdır.
B-SORULAR OLUŞTURMAK: Her kitabı veya yazıyı,bir takım sorulara cevap bulmak için okumak gerekir.Bu nedenle okumaya geçmeden önce,yapılan incelemeden de yararlanılarak söz konusu kaynaktan cevapları bulunabilecek sorular belirlenmelidir.Bu sorular kişiyi daha dikkatli olmaya yöneltecektir.
C-OKUMA: Bir ders kitabını ya da düşündürücü eseri okurken,beyin güçlerini konuya yöneltmek gerekir. Okuduğunu anlamada başarı iyi ve hızlı okuyabilmeye bağlıdır.Okuma sırasında niçin,nasıl, nerede,ne zaman,kim gibi sorular,okuyanın kafasında merak uyandırmaktadır.Özelden genele doğru gitmede,kitabın,her bölümünün ve sonuçta tümünün ana düşüncesini bulmak gerekir. Ele alınan bir kitabın veya yazının en az iki defa okunması,anlamanın ön şartıdır. İlk okumada kitap ya da yazıdaki ana-yan düşüncelerini tespit etmek gerekir.Bu esnada not çıkartma veya satırların altını çizme gibi işlemler yapılamamalıdır.İkinci okumada ise;ana ve yan düşünceler, kesin olarak belirlenmeli,ve satır altları çizilmelidir.
a.İyi okuma:Bütün-parça -bütün yöntemindeki çalışmaları yerine getirmek,iyi okumak demektir.
b.Hızlı Okumak:İyi ve etkili okuma deyince,okuduğunu anlamak akla gelir.ancak hızlı Okumayı engelleyen faktörler vardır.
1.Kavrama uzaklığının ve kesintilerinin kısa oluşu;bazı kişiler bir yazıyı okurken,bir veya daha fazla kelimeyi kavrayabilmektedir.Buna "kavrama uzaklığı" denir.
2.sık sık geriye dönüş;kavrama uzaklığı ne kadar uzak olursa,geriye dönüşler,o oranda çoğalır ve zaman kaybına neden olur.
3.Sessiz okuma alışkanlığının kazanılmış olmasıdır.

Okuma hızının geliştirilmesi için,gözlerin kusursuz olması,sözcük dağarcığını zenginleştirmek,çok okumak,sözlük ve ansiklopedi gibi kaynak kitaplardan yararlanmayı alışkanlık haline getirmek,yeni, yabancı teknik sözcükleri not etmek ve bunları günlük konuşmalarda ve yazılarda kullanmaya çalışmak gerekir.
Okumayı geliştirmede ön şart iyi ve sürekli okuma alışkanlığı edinmek,günde en az 15-20 dakikalık bir zamanı okumaya ayırmaktır.Okumayı daha iyiye götürebilmek için,okuldaki Türkçe ve Edebiyat öğretmenleri ile işbirliği yapılmalıdır.
D- HATIRLAMA-ÖZETLEME
Okuduklarını yeniden gözden geçirmeyen hatırlamaya çalışmayanlar,öğrendiklerinin yarısını kitabı bıraktıktan bir süre sonra unutmaktadır.Bu nedenle öğrendiklerimizi unutmamak için düzenli bir çaba göstermek zorundayız .
Gözden geçirme ve hatırlama çalışmalarınızı parça parça yürütmelisiniz. Her başlık altındaki parçayı dikkatle okuduktan sonra durunuz , okuduklarınızı hatırlamaya çalışınız.Eğer zamanınız sınırlı ise konunun ana çizgilerini belirlemekle yetinebilirsiniz.
Okuduğunuz yere bakmadan o parçayı başarı ile özetleyebilirsiniz o parçayı anlamışsınız demektir. Kimi zaman okuduğunuzu anladığınızı sanırsınız . Ancak özetlemeye sıra gelince bir cümle bile yazamadığınızı görürsünüz .
Özet çıkarma: Bu konuda dikkat edeceğiniz e önemli nokta okuduğunuz yazının özünü yakalamak ve okunan yazıya bakmadan kendi sözcükleriniz ile oluşturacağınız cümleler ile okunaklı ve kısaca yazabilmektedir.
En kolay özetleme paragraf paragraf yapılan özetlemedir.İkinci paragraf kümelerinin özetlenmesidir. Üçüncüsü bölümlerin özetlenmesidir.
Özet çıkarırken yazıdaki planı bozmamaya,yazının amacını yitirmemeye,ana düşüncesini ve onu destekleyen yardımcı düşünceleri belirtmeye ve yazıdaki anlamı korunaya çalışmalısınız. Gerek okurken gerekse yazarken konunu ana çizgilerini belirtmek çok gereklidir.Bunu gerçekleştirmek, yazının çatısını gösteren şemayı oluşturmak demektir. Ana çizgiler ile yazı bütünü çok kısa bir özet biçiminde gözler önüne serilmiş olur.Ana çizgileri çıkarmak için ,okuduğunuz yazının başlıklarından yaralanabilirsiniz. Her bölüm başlığını o bölümün ana düşüncesini içerecek bir cümle biçiminde genişletiniz sonra paragrafların na cümlelerinden yararlanarak alt başlıkları yardımcı düşünceleri yansıtan bir cümle durumuna sokunuz.Üçüncü,dördüncü aşamada alt başlıklar varsa yada siz böyle bir ayrıntılamayı gerekli görüyorsanız birinci ve ikinci derecedeki düşünceleri belirttikten sonra üçüncü ve dördüncü derecedeki düşünceleri de birer cümle olarak belirleyebilirsiniz. Her aşamayı bir öncekinden içerde yazarsanız, bir,iki,üç,dört,beşinci derecedeki düşüncelerin ilk bakışta görünebilmesini sağlamış olursunuz.
Ana çizgileri,özet çıkarma ve not alma madde ( bölüm ve alt bölüm) başlıkları olarak kullanabilirsiniz. Hatırlama ve özetleme aşamasında gerçekleştirilmesi gereken bir iş te okunan yazıyı değerlendirmektir. Özet ile söylersek; bu aşamada bütünü oluşturan her parça,tüm ayrıntıları ile öğrenilmeye çalışılmalıdır. Hafızanın öğrenim çalışmalarındaki fonksiyonu büyüktür.Aslında öğrenme hafızaya fazla dayanmamalıdır. Fakat bazı konular da hafıza olmadan öğrenilmemektedir.Bunun da eğitimine gerekli itimam gösterilmeli, dikkat edilmelidir. Çünkü eğitim ve öğretimin son amacı sayılan "düşünmeyi öğrenmek " hafıza aracılığıyla olmaktadır. Hafıza, düşünme için gerekli olan zihni araçları verir. Eğim psikolojisinin verilerine göre ve C.G Wren ve R.P.Larsen gibi yazarlara göre daha verimli bellemeye götüre öğrenim ilkeleri şöyle sıralanabilir. 1. Öğrenilen şeyler, zihinde bir takım "parçalar " halinde kalmamalı bunlar, dersin özelliğine uygun bir " ilke" ye bağlanmalıdır.
2. Bu ilkeler yalnızca zihinde zihinde veya hafızada duran bir "ilke"olarak kalmalı; her ilke, hayatla ilgili bir konuya da bağlanmalıdır.
3. Bir konunun öğrenilmesi , ileride o konunun , kişinin kendisi için gerekli olunacağına inanılarak yapılmalı, her öğrenme olayı"gelecek"le ilgili bir amaca bağlanmalıdır.
4. Öğrenilen konular sınıflandırılarak dağınıklıktan kurtarılmalıdır.
5. Yeni öğrenilen bir kelime veya fikir, daha önce öğrenilen benzerlerine veya zıtlarına bağlanmaya çalışılmalıdır.
6. Her kesi, öğrenmede yetenekli olduğu bir yönü vardır.
7. Bir konunun örenilmesinde çok kez " bütün " ,"parça","bütün" metodu uygulanmalıdır.
8. Öğrenmede veya bellemede " aralıklı tekrar " a önem verilmelidir.
9. Ezberlnecek bazı teknik kelime veya terimler, bir kartın bir yüzüne yazılmalıdır,diğer yüzünde gerekli açıklamalar bulunmalıdır.
Öğrenilen bir şeyi hatırlayabilme , alışkanlık gerektiren bir iştir. Ama "unutma" olmadan da öğrenmenin ola bileceği şüphelidir.
Tekrarlama : Bu aşamada,okuyup öğrendiklerinizin doğru olup olmadığını denetlemiş ve doğru olanları pekiştirmiş olacaksınız. doğrulama amacı ile yapacağınız ilk iş , okuduğunuz kitap ya da yazının genel yapısını incelemektir. İkinci işiniz kitap ya da yazı ile ilgili olarak oluşturduğunuz soruların tümünü cevaplayıp, cevaplayamadığınızı yoklamaktır Cevaplanması gereken yeni sorular ortaya çıkmışsa, onları da cevaplamış olmasınız.Üçüncü işiniz ise kitap ya da yazıyı yeniden okumak ve notlarınızdaki eksiklikleri tamamlamaktır.
Not alma:
a. Öğretmenin anlattıklarından özellikle ders kitaplarında bulunmayan açıklamanın,
b. Bir konferansçının anlamı bulunan düşüncelerinin ,
c. Okunan kitap ve yazıdaki ilginç bulunan düşüncelerin ,
d. Bir gezide ilgiyi çeken özelliklerin ,
e. Her hangi bir anda akla gelen ilginç görüşlerin kısa sözlerle yazılması.
Yararları :
a. Konuyu kısaltarak not tuttuğunuz için ifade yeteneğiniz gelişir.
b. Öğrenilen zamanla unutulsa bile bu konu ile ilgili notları okumakla konuyu hemen hatırlarsınız.
c. Not tutma anında dikkat devamlı olarak bir noktaya toplandığında bilgi ve fikirler kolayca zihninize yerleşir.
d. Tertip ve düzenleme yeteneklerinizi arttırır.
e. Sizi sürekli olarak etkin , uyanık ve gelişmeye açık tutar.
Not almada dikkat edilecek noktalar :
1. Not almaya başlarken tarih koyunuz.
2. Not tutarken belli bir plana göre hareket edilmelidir. Plan ve taslak, notların tertipli olarak yazılmasına yardım eder. Bu konuyu bölüm ve kısımlara ayırarak not alınız.
3. Notlar kısa ve özlü fikirleri kapsamalıdır.
4. Notları kedi ifadenizle yazmalısınız.
5. Notları yazarken düzenli ve okunaklı bir ifade kullanmalısınız .
6. Notları mümkün olduğu kadar mürekkepli kalem ile tutunuz.
İyi ödev hazırlama :
A.Ödevlerin amacı :
1. Öğrencilerde ödev duygusu ve sorumluluğu geliştirmek ,
2. Çeşitli konularda görüş sahibi olmak , düşüncelerini düzene sokmak ,
3. Araştırma , düşünme ve ifade yeteneğini geliştirmek ,
4. Yazma pratiği kazandırmak amacını taşır.
B. Ödeve başlamadan önce yapılacak işler :
1. Ödev :giriş , gelişme ve sonuç bölümlerinden meydana gelir.
2. Giriş bölümünde , konudan anlaşılan konunun önemi , tanımı , işleniş şekli ve nedenleri anlatılmalıdır.
3. Gelişme bölümünde , görüşler üç - dört ana düşünce evresinde geliştirilmeli şekil , şema , çizgi ve resim bu bölümde kullanılmalıdır.
4. Sonuç bölümünde ana düşünce özetlenerek ödev sorusuna belirli , kesin bir cevap verilmelidir.
5. Ödevin en alt kısmında yararlanılan kaynaklar belirtilmeli , başkasından aynen alınan cümleler tırnak içine alınmalıdır.
6. Ödevler , temiz okunaklı ve dilbilgisi kurallarına uygun olmalıdır.
7. Ödevler , ödev toplama gününden birkaç gün önce yapılıp hazırlanmalıdır.
8. Öğrenciler ödevin toplanacağı günü unutmamalıdır. Bunun için basit bir kural bir çizelge hazırlayıp , her dersin ödev komisyonunu verildiği ve toplanacağı tarihi belirtmek olmalıdır.
9. Ev ödevleri öğretmen tarafından düzeltilip , geri verildikten sonra , öğrenci ödevini bir kez daha okuyarak yaptığı hataları görmeli , aynı hataya bir daha düşmemelidir.

mahonick
Üye
mahonick

Puan: 1768.5

mahonick şu anda çevrimdışı
Gönderilme Tarihi: 27 Ekim 2010 22:47:58 | # 4
DİKKATİ BİR KONU ÜZERİNDE TOPLAYABİLME :
DİKKATİ BİR KONU ÜZERİNDE TOPLAYABİLME :
Dikkati bir konu üzerinde toplamak alışkanlık işidir. Küçük yaşlardan itibaren, bu konuda alıştırma yaptırılmayan öğrencilerin, büyüdükleri zaman bir konu üzerinde dikkatlerini toplamaları beklenemez. Bundan başka zihni bir problemi olan kimselerde dikkatlerini bir konu üzerinde toplayamazlar. Bu sebebe bağlı olanlara yapılacak rehberliğin şeklide değişiktir.
Diğer sebeplere bağlı olanlar için yapılabilecek bazı tavsiyeler vardır:
1- Belirli bir yerde çalışmaya alışınız,
2- Yapabileceğiniz kadar gürültüsüz yerde çalışınız, fakat bunu kendinize alışkanlık haline getirmeyiniz,
3- Çalışma masası üzerinde ve odada dikkati dağıtacak şeyler bulundurmayınız,
4- Çalışma masasına oturunca kendinize bir hedef seçiniz ve o hedefe varıncaya kadar masadan kalkmayınız,
5- Masaya oturunca kendinize hedef olarak seçtiğiniz işi yapmaya başlayınız.

Kısaca kişinin dikkatini bir konu üzerinde yoğunlaştırması; çalıştığı yerde, o yerin ısı, ışık, gürültü ve sadeliğine, kişinin bir hedef belirlemesine bağlanabilir. Fakat bütün bunların yanında, kişi dikkatini o konu üzerinde toplayamıyorsa, o zaman konuyu değiştirmesi en iyi yol olacaktır. Kişi o konuya ilgi duymuyorsa kendisini adeta sınıftaymış gibi kabul etmesi tavsiye edilebilir.


mahonick
Üye
mahonick

Puan: 1768.5

mahonick şu anda çevrimdışı
Gönderilme Tarihi: 27 Ekim 2010 22:48:21 | # 5

ÖĞRENMEDE OKUMA PARÇASINA BAKARAK VE BAKMAYARAK BELLEME YÖNTEMİ :
Okuma parçasını ezberden okuyarak belleme yöntemi , parçaya bakarak öğrenme yönteminden daha etkili ve daha kalıcı olmaktadır. Ezberden okumaya yada zihnen yenilenmeye , okuma zamanından daha çok zaman ayırmak gerekir. Bu çabuk öğrenmeyi sağladığı gibi hatırlama bakımından da daha etkili olmaktadır . Ezberden yada bakmayarak belleme , yahut öğrenimin etkili olması şu nedenlere bağlı görünmektedir.
1. Öğrenciye yakın bir amaç sağlaması ,
2. Öğrencinin kısa zamanda aldığı sonucun kendisine güven sağlaması ,
3. Öğrenme etkinliğinin verdiği sonuçlardan , öğrencinin kısa zamanda bilgi sahibi olmasının sağlanması ,
4. Günlük yaşamdaki, duruma yakın bir öğrenme durumunun sağlanması,

mahonick
Üye
mahonick

Puan: 1768.5

mahonick şu anda çevrimdışı
Gönderilme Tarihi: 27 Ekim 2010 22:48:46 | # 6

VERİMLİ ÇALIŞMAYI ENGELLEYEN ETMENLER
(NEDEN VERİMLİ ÇALIŞAMIYORUZ?)
Çalışmak için oturan bir insanın dikkatini dağıtan faktörler ya çevreden gelir,veya kişinin kendi zihninden kaynaklanır.Bu sebeple çalışma ortamının belirli özelliklere sahip olması öğrenmeyi kolaylaştırır ve çalışmak için ayrılan zamandan en üst düzeyde yarar sağlanmasına imkan verir. Verimli çalışmayı engelleyen ortamdan kaynaklanan sebepleri şöyle düzeltebiliriz:
-Çalışma odası mümkün olduğu kadar fazla sıcak ve soğuk olmamalı,iyi havalandırılmalı ve sessiz olmalıdır.
-Ders çalışırken müzik dinlememeli.
-Ders çalışılan ortamdaki poster,afiş ve resimler,dikkatin dağılmasına en büyük etkendir.Bunlar sınırlandırılmalı.
-Çalışma masasına oturmadan çalışma masasına oturmanın uyarıcı rolü fazladır.Bu nedenle,yatarak, yerde ders çalışılmamalı.
-Çalışırken gerekli malzemeler etrafta saçılı olmamalı,ihtiyaç duyulan her şey el altında bulunmalıdır.
Verimli çalışmayı engelleyen ve düzeltilmesi gereken zihinsel etkenler:
-Hayal kurmak
-Yersiz endişelere kapılmak
HAYAL KURMAKTAN VE YERSİZ ENDİŞELERDEN NASIL KURTULURUZ?

Hayal kurmak,çalışmayı ve çalışmadaki verimi düşürür ve çok yaşanan bir olaydır.Böyle bir durumda hayalinizi kendinize bir ödül olarak verin. "Bu çalışma bittiğinde kendime 10 dakika hayal kurma molası vereceğim" deyin.Çalışma bitince,hak ettiğiniz süreyi kullanın.Eğer kapıldığınız hayalden kendinizi çekemiyorsanız,bitirin ve çalışmaya öyle başlayın. Endişelerin başında "sınavda başarılı olacak mıyım? Ya olamazsam? v.s." olumsuzluklar yatar. Bu durumda şunları düşünün:
"Bu olumsuzlukları düşünmek benim işimi kolaylaştırıyor mu?"
"Bu düşünceler amacıma hizmet ediyor mu?"
Cevaplarınız doğal olarak "hayır" olacaktır.Dolayısıyla yapılacak en etkili şey,bu kuruntulardan uzaklaşmaktır. Verimli çalışamamaktaki bir diğer neden de,çalışma sonlarında geri bildirim yapılmamasıdır.Geri bildirim mümkün olduğunca kısa sürede (çalışmadan hemen sonra) yapılmalı,ve sonuç iyi değerlendirilmelidir.

mahonick
Üye
mahonick

Puan: 1768.5

mahonick şu anda çevrimdışı
Gönderilme Tarihi: 27 Ekim 2010 22:49:13 | # 7

SINAVLARDA BAŞARILI OLMANIN YOLLARI :
Sınavlar öğrencinin geleceğinin belirlenmesinde en önemli rolü oynar. Bir üst sınıfa geçmek , diploma almak , bir çok iş ve mesleğe yönelme sınavla olmaktadır. Sınavların bu öneminden dolayı sına sırasında bir çok kişiyi büyük bir heyecan sarar. Ancak derslerini iyi bir biçimde izleyen , planlı ve programlı olarak çalışan öğrencilerin korkacakları , heyecanlanacakları bir şeyleri yoktur. Sınav kaygısını ve heyecanını yaratan en büyük etken öğrenmenin tam olarak gerçekleşmemesidir. Bilen insan kolay kolay bu duygulara kapılmaz.
Yazılı sınavlarda dikkat edilecek noktalar :
1. Sınavlarda başarılı olmak için planlı ve programlı çalışmak gerekir.
2. Dersler dikkatlice izlenmeli ve gerekli yerlerde not alınmalıdır.
3. Derslerde öğrenilen konular bir program dahilinde tekrar edilmelidir.
4. Sınava yakın zamanda hazırlanma ile başarı sağlanmaz.
5. Sınavlara hazırlanırken dinlenmeye ve eğlenmeye de zaman ayırınız .
6. Öğrendiklerinizi geliştirmek onun hakkında sorular sormak için zaman zaman gurup çalışmasından da yararlanınız
7. Her sınavın bir süresi olacağına göre bir soruyu cevaplarken zaman tutarak alıştırma yapınız.
8. Sınava yakın saatlerde yeni konular öğrenmeye kalkışmayınız.
9. Derslerde öğretmenlerin sordukları soruları not ettiğiniz taktirde , sınavlarda ne gibi sorularla karşılaşacağınızı aşağı - yukarı tahmin edebilirsiniz .
10. Ayırt etmeksizin tüm konulara önem vererek çalışınız.
11. Sınavlarda genellikle sorular konuların özetlerinden gelir , bu nedenle konuların özlerini kavramaya çalışınız.
12. Sınava girerken kendinize güven duyunuz .
13. Geçmiş sınavlarda sorulan soruların cevaplarını tekrar gözden geçiriniz.
14. Her soruda e istediğini ve not değerini öğreniniz.
15. Soruları cevaplandırmadan önce ilk dikkatinizi bütün soruları okumaya ayırınız .Böylece hem sorulara ısınmış olur , hem de sizce kolay ve zor olan soruları ayırırsınız.
16. Soruları cevaplandırmadan önce her soruya harcanacak zamanı iyi ayarlayınız.
17. Not puanı yüksek olan soruya fazla zaman ayırınız.
18. Her cevaptan sonra biraz boş yer bırakın , bazı bilgiler sonradan aklınıza gelebilir.
19. Sınav sırasında başkaları ile ilgilenmenin zaman kaybına neden olacağını unutmayınız.
20. Aceleci ve dikkatsiz davranmayınız .
21. Sınav sırasında saatinize bakarak zamanınızı kontrol ediniz.
22. Yazılı sınavlarda süslü ifadelerden kaçınılmalı ve yazınız okunaklı olmalıdır.
23. İmla kurallarına uyulmalıdır , noktalama işaretlerini yerinde kullanmalısınız .
24. Zamanınızın son dakikalarını cevaplarınızı kontrol etmeye ayırınız .
25. Sınavdan çıkınca sorular üstünde güven kırıcı tartışmalara girmeyiniz .
26. Üst okul sınavlarının akşamı sınavda kullanacağınız araç - gereç , sınav giriş kartı vb. gibi hazırlayarak erkenden yatınız .
27. Sınav bir son değildir , yaşamın bir halkasıdır .
28. Eğer sınavda başarısız olduysanız gelecek sınavlarda hatalarınızı göz önüne alarak hazırlanırsanız başarılı olabilirsiniz .
Başarılı olmak ve sınıfınızı geçmek için sınav notlarına paralel olarak sınıf içi ders faaliyetlerine katılmanız gerekir. Bu faaliyetlere katılırken :
1. Bildiklereinizi düzgün , doğru ve kesin bir şekilde söyleyiniz .
2. Fikirlerinizi açık ve kısa bir şekilde ifade ediniz .
3. Konuşurken lüzumsuz hareketlerden kaçınınız , anlamını bilmediğiniz kelimeler kullanmayınız .
4. Konuşurken asıl konunun dışına çıkmayınız .

mahonick
Üye
mahonick

Puan: 1768.5

mahonick şu anda çevrimdışı
Gönderilme Tarihi: 27 Ekim 2010 22:49:37 | # 8
SINAV KAYGISINI AZALTICI ETKİLER
SINAV KAYGISINI AZALTICI ETKİLER
Özellikle ülkemizde sınav,eğitim öğretimin değerlendirme kıstasıdır.Öğrenilenler,öğrenilenlerin ifadesi,yapılan sınav sonucunda ölçüte vurulup değerlendirilir.Bu nedenle öğrenci için sınav daima bir kaygı unsuru olmuştur.Kaygı da başarıyı engelleyen faktörler arasında ön sıralarda yer alır. Sınav kaygısının "kuruntu" ve "duygusallık" olmak üzere iki boyutu vardır.Kuruntu,sınav kaygısının bilişsel yönüdür.Bireyin,genelde kendisi hakkındaki olumsuz değerlendirmelerini,başarısızlığına, beceriksizliğine ilişkin olumsuz düşüncelerini ve iç konuşmalarını içerir.Yapılması gerekeni yapacağına,işi başaracağına,karşılaştığı problemi çözeceğine "ya başaramazsam,yapamazsam!" gibi olumsuz düşüncelerle dikkatin dağılmasına neden olan bir süreçtir.Kuruntu,yüksek sınav kaygılı bireylerin sıklıkla yaşadığı bir olgudur. "daldım", "kendimi veremiyorum", "ben başarısız birimiyim?" gibi iç konuşmalar kuruntuya örnektir.Bireye yarar yerine zarar getirir.Zihinsel-entellektüel davranışlarını,verim ve üretkenliğini olumsuz etkileyerek başarıyı düşünür.
Duygusallık ya da heyecansallık,sınav kaygısının fizyolojik yönünü oluşturan otonom sinir sistemi uyarılmasıdır.Hızlı kalp atışları,terleme,üşüme,kızarma,sararma,mide bulantıları,sinirlilik ve gerginlik gibi bedensel yaşantılar duygusallık belirtileri sayılabilir. Sınav kaygısı yüksek olan bireyler,herhangi bir sınav-değerlendirme durumunda özurluğunun tehdit edildiği korkusuna kapılır.Tabi bunun da verimi nasıl olumsuz etkilediğini söylemeye gerek yoktur. Verimli çalışmayı ve başarıyı azaltıcı etken olan sınav kaygısını azaltmak için neler yapılabilir? Bunları şöylece sıralamak mümkündür:
-Unutmayın ki sınavdan korkmamak,sizin beyninizde çözülüp aşılabilecek bir problemdir.
-Sınavdan önce yeterli ve planlı çalıştığınıza emin olun.
-Sınav esnasında kendinizi güçlü hissedin,başarabileceğinize şartlanın,
-Sınavda başarısız olmak her şeyin sonu demek değildir.Sınav her şeyden önce sizin kapasitenizin ölçütü değildir.Buna kendinizi inandırın.
-Sınava başlamadan düzenli ve derin nefes alıp vermelerle ve gevşeme teknikleriyle rahatlamaya çalışın.
-Sınavdan olacağınız başarısızlığı düzeltme şansı olduğunu unutmayın.

mahonick
Üye
mahonick

Puan: 1768.5

mahonick şu anda çevrimdışı
Gönderilme Tarihi: 27 Ekim 2010 22:50:02 | # 9
ETKİLİ ÖĞRENME YÖNTEMLERİ VE EĞİTİMİ :
ETKİLİ ÖĞRENME YÖNTEMLERİ VE EĞİTİMİ :
1. Öğrenme konusu , ya anlamlı olarak düzenlenmeli yada öğrenci tarafından bir anlam verecek biçimde düzgün , planlı , sıralı hale getirilmelidir. Böyle olan konular hem daha kolay öğrenilmekte hem daha geç unutulmaktadır.
2. Örneklerden veya verilerden sonuç çıkarma , öğrenmede daha etkili bir öğrenme sağlamaktadır. Böyle genelleme yaparak öğrenme daha çok kalıcı olmaktadır.
3. Etkili öğrenme bir çok etkene bağlıdır. Üstün zekaya sahip olanlar , hep daha kolay öğrenmekte , hem daha geç unutmaktadırlar . Bununla birlikte öğrenmenin etkinliği dersten derse , konudan konuya , bireyin alışkanlıklarına göre değişiklik göstermektedir.
4. Etkili öğrenme için konunun özünü öğrenmeye gerek vardır. Konunun özünü öğrenmek için de bununla ilgili ilkeleri bulmak ve genellemeleri yapmak gerekir . Bilinçsizce yapılan bellemenin değeri yoktur. Başlangıçta etkili görünse bile daha sonra unutmaya yol açmakta ve başarıyı düşürmektedir.
5. Ödül ve ceza , eğitim ve öğretimde etkili öğrenmeye yardım eder. Fakat bunun en uygun derecesini bulmak gerekir. Her ikisi de aşırı derecede kullanıldığı zaman olumsuz etki yarata bilir. Bununla beraber ödül cezadan daha etkilidir. Ödül ve ceza ile ilgili çeşitli teşvik yöntemleri içinde etkili öğrenmeye en çok yardım eden çocukla dostça bir konuşma yaparak yanlışlarını göstermektir. En kötüsü de başkaları nın önünde alay etmek , küçük düşürmektir. Ödül ve cezanın zamanında verilmesi , öğrenme üzerinde daha etkili olmaktadır.
6. Öğrenmede " Bütün - Parça - Bütün " yöntemi uygulamak bunlardan her hangi biri yada ikisini uygulamaktan daha etkilidir.

Yukarda anlatılan öğrenme yöntemlerine uygun olarak yapılan bir öğretimle daha etkili bir öğrenme sağlanmaktadır. Bunların dışına çıkılarak yapılan bir öğretim yanlış bir öğrenmeye yol açabileceği gibi kişiye bütün hayatı boyunca zarar verecek kötü alışkanlıklar da kazandırabilir. Aslında kendi dersinin en etkili biçimde nasıl öğrenebileceğini öğrencilere öğretmek , öğretmenin başlıca görevidir.

mahonick
Üye
mahonick

Puan: 1768.5

mahonick şu anda çevrimdışı
Gönderilme Tarihi: 27 Ekim 2010 22:50:28 | # 10

ÇOK ÇALIŞMA VERİMLİ ÇALIŞMA MIDIR?
Öğrencilerin pek çoğu,zamanlarını dersle geçirdikleri halde yeteri kadar başarılı olamamaktan şikayet ederler.Çalışma zamanı ve süresi ile dinlenme zamanını ve süresini iyi ayarlayamadıkları için verim düşer.Çalışmaya karşı bezginlik oluşur.Derslere ilgisizlik başlar.
Bu nedenle unutulmamalıdır ki,kitap-defter başında uzun saatler geçirmek,çalışmak demek değildir.Amaç çok değil,verimli çalışmak olmalıdır.İlgiyi,konuları,zamanı en iyi şekilde kullanmak,verimli ve uygun çalışma yöntemidir.
Sayfalar:
[1] 2 3
1.3.0
Kullanım Şartları - İletişim - Öner
29 Temmuz 2014 Salı 15:41:53