|
astırmaadamı ÜyePuan: 418 | Gönderilme Tarihi: 08 Aralık 2011 23:16:55 | # 1 Bir Türk'ü nasıl tanırsınız?
Bir Türk'ü nasıl tanırsınız?
İşinde iyi olan birisini överken hakaretle iltifat eden bir Türk'ten başkası olamaz.
Ör: Şerefsizin oğlu ne iş yapmış be kardeşim, helal olsun!
Ancak bir Türk aracın sinyal lambaları dururken, kolunu çıkararak 'dönüyorum' hareketi yapabilir.
Yemeğin etini en sona bırakan kişi tabii ki Türk'tür.
Ancak bir Türk, trafik ışıkları kırmızıdan yeşile döndüğünde önündeki herkesi salak sanarak kornaya basabilir.
Dingildeyen bir masanın ayağına kağıt sıkıştırma fikri de bir Türk'ündür.
Dişlerinin arasından 'viij viij' diye ses çıkaran birini görürseniz, selam verebilirsiniz ; çünkü o kesinlikle Türk'tür.
Tv'de film seyrederken filmin oyuncularıyla muhatap olan (Dur oraya gitme öldürecekler seni!) Türk sinemaseverlerdir.
Ancak bir Türk kulağını kalem ya da örgü şişiyle karıştırabilir.
Arabasına öküz, köpek, horoz sesli korna taktırma fikrinin patenti bir Türk'e aittir.
Gazete kağıdını en iyi şekilde kullanan Türk'tür (Cam silme bezi, külah, mendil, sofra bezi).
Ancak bir Türk kadını, dikkat çekmemek için denize elbiseleriyle girip, bütün dikkatleri üzerine çekebilir.
Plastik yoğurt kabını saksı yapan, elbette ki Türk'tür.
Arabasının arkasına yazı yazan bir Türk değil de nedir?
Ör: Rahmetli de sollardı.
Tek rakibim THY, kroyum ama para bende)
Uçakta bulunan tanıdıklarına, uçak havalandıktan sonra, görmeyeceğini bildiği halde el sallayan birini görürseniz, hemen boynuna sarılın çünkü o Türk'tür.
Çiğnediği sakızı, daha sonra çiğnemek üzere kafasındaki tülbent, çikletin kağıdı, tabağın kenarı gibi muhtelif yerlere yapıştıran bir Türk'ten başkası değildir.
|
astırmaadamı ÜyePuan: 418 | Gönderilme Tarihi: 08 Aralık 2011 23:19:07 | # 2 Burçlara göre ampul değişimi!
Burçlara göre ampul değişimi!
Bir ampulü değiştirmek için kaç Koç gerekir?
* Bir tane yeter. İşi ciddiye alırlar.
* Hiç gerekmez, "Koç"lar karanlıktan korkmaz.
* Bir tane yeter. İş ki elinizde bol yedek ampul bulunsun (hafif sakarlık).
Bir ampulü değiştirmek için kaç Boğa gerekir?
* Bir. Sadece kendisine mükafat vereceğinize söz verin.
* Hiç, "Boğa"lar hiçbir şey değişsin istemez.
* Bir. Ancak yanmış ampulun gerçekten hiçbir işe yaramayacağına ikna etmeniz gerekir.
Bir ampulü değiştirmek için kaç İkizler gerekir?
* İki. Ayrıca elinde cep telefonu, danışacağı bir arkadaşı ve "Ampul Değiştirme El Kitabı" şarttır.
* İki. Ancak ampul değiştirmeleri bir hafta sürer, ama ampulu değiştirdikten sonra size Fransızca dersi verirler ve paranızı nereye yatırmanız gerektiğini anlatırlar.
* İki. Ancak kimin ampulü değiştireceği tartışması o kadar uzun sürer ki ampul asla değişmez.
Bir ampulü değiştirmek için kaç Yengeç gerekir?
* Sadece bir. Ve lakin değiştirmekle iyi yapıp yapmadığını anlamak için bir hafta terapiye gider.
* Bir. Ama değiştirirken sinirden lambayı kırar.
* Hiç. Bunu bir problem olarak görür ve yatağa düşer.
Bir ampulü değiştirmek için kaç Aslan gerekir?
* Hiç. Aslan, danışmanlarını arar ve "Ampul değişsin" emrini verir.
* Bir. Ampulü tutar ve dünya etrafında döner.
* Hiç. Aslan kendi ışığını yeterli bulur.
Bir ampulü değiştirmek için kaç Başak gerekir?
* Sürekli başkasının ampullerini değiştirdiklerinden kendi ampullerini değiştiremezler.
* 1.000.000.000 kadar, bunu hata payı 0.000.0000.001 olabilir.
* Hmmm, bunun kutusu nerede, son kullanım tarihi neydi bakalım. Ben niye bu markayı almıştım ki? Yoksa taşınsak mı?
Bir ampulü değiştirmek için kaç Terazi gerekir?
* Bir. Belki de iki. Tam çıkaramadım. Sen ne dersin?
* Niye değiştirelim ki, karanlık romantik oluyor.
* Gerçekten bilemiyorum, belki ampule sormak lazım. Ayrıca normal bir ampul ise tek başıma değiştirebilirim de, özel bir ampul ise iki olmakta fayda var.
Bir ampulü değiştirmek için kaç Akrep gerekir?
* Hiç, karanlıkta yaşarlar.
* Ne soruyorsun, sen polis misin?
* Bu bilgi kesinkes gizli bilgidir ve sadece emir komuta zinciri içinde aktarılır.
Bir ampulü değiştirmek için kaç Yay gerekir?
* Şimdi biz Kaş'ta bir tatil geçirmiştik, tamam mı...
* Hayat güzel, günes pırıl pırıl, karnım aç. Ne ampulu yahu?
* Takmayacaksın, takarsan yanmaz. Bak takma, yanacak.
Bir ampulü değiştirmek için kaç Oğlak gerekir?
* Hiç. Oğlakların yeni ampul alacak parası olmaz, masraf gösterirlerse o başka.
* Çocukça işlerle uğraşmıyorum.
* Şimdi değiştiririz, yarın yanmayacağı ne malum?
Bir ampulü değiştirmek için kaç Balık gerekir?
* Ne ampulu?
* Elektrikler mi kesildi, yoksa saat 21'mi oldu?
* Benim için aydınlık şekerim...
|
astırmaadamı ÜyePuan: 418 | Gönderilme Tarihi: 08 Aralık 2011 23:22:03 | # 3 Çocuk isteyenler için...
Çocuk isteyenler için...
Çocukları çok seviyor, çocuk istiyorsunuz. Emin misiniz? Karar vermeden önce, çocuklu yaşama kendinizi hazırlamaya ne dersiniz?
1. Köşe başındaki süpermarkete gidin. Hiçbir şey satın almadan kasaya yönelin ve cebinizdeki bütün parayı kasiyere verin. Daha sonra da yandaki eczaneye gidin kredi kartı ile ilaçlar alın. Akşam saat 17:00 ile 22.00 arasında elinizde yaklaşık 4 kg. Ağırlık taşıyarak sürekli ev içinde volta atın. Saat 22.00'de ağırlığı yatağa bırakın. Saati 24.00'e kurun ve yatın uyuyun. Saat tam 24.00'te kalkın. 4 kg. ağırlığı tekrar elinize alın ve saat 01.00'e kadar evin içinde dolaşın. Ağırlığı tekrar yatağa koyun. Saatin alarmını 03.00'e kurun. Yatın. Uyuyamayacağınız için tekrar kalkın; bu kez elinizde ağırlık olmadan evin içinde dolanıp durun. Koltukta kendinizden geçin.03.00'te çalan alarm ile fırlayın, 15 dakikalık uykunun sersemliği ile yatağa yönelin, ağırlığı elinize alın. Saat 04.00'e kadar elinizde ağırlık varken karanlıkta dolanın ve bu arada yüksek sesle çocuk şarkıları, ninniler söyleyin. Kendinizden geçerek bir süre daha uyuyun. Böylece toplam uyku miktarınızı 45 dakikaya yükseltin. Kahvaltıyı hazırlayın. Güleryüzlü olun ve bunları 5 yıl boyunca her gece tekrarlayın.
2. Eve canlı bir ahtapot getirin. 5 yıl boyunca düzenli bir biçimde her sabah onu giydirmeye çalışın. Ayrıca ahtapotu bir çuvala, hiçbir kolu dışarda kalmayacak şekilde, en kısa zamanda sokmanın provasını yapın.
3. Bir kavun alın. Kavunun üstünde bir delik açın. Kavunu uzunca bir iple tavana asıp, sallayın. Kavun sağdan sola sallanırken, bir kaşık sıcak su alın,.sallanan kavunda daha önce açmış olduğunuz deliğe, yere dökmeden sokmağa çalışın.
4. Ağzınızdan çıkan her cümleyi en az beş kez daha tekrarlayarak konuşmaya alışın. Bunu bir yaşam biçimi haline getirin.
5. Dışarıya çıkmak için giyinin. Banyonun kapısı önünde tam tamına yarım saat bekleyin. Aşağıya inin. Kapının önünde beş dakika bekleyin. Sonra tekrar eve dönün.Tekrar dışarıya çıkın. Evin önündeki yolda yürümeye başlayın. çok ama çok yavaş yürüyün. Yürürken de yerde gördüğünüz her sigara izmaritini, cikleti, kirli kağıdı,mendili, karıncayı dikkatle ve uzun uzun seyredin. Aniden "Yeter artık senden
çektiğim" diye avazınız çıktığı kadar bağırın. Eve geri dönün. Her gün böyle yürüyüşler yapın.
6. Süpermarkete gidin.Yanınıza da orta büyüklükte bir keçi alın: Süpermarkete girince keçiyi serbest bırakın.Daha sonra da keçinin içerde kırıp, tahrip ettiği her şeyin parasını sorgusuz sualsiz peki deyip ödeyin.
7. Evdeki koltuklara tereyağı bulayın. Perdelere de reçel bulaştırın.
8. Mutfakta pişmekte olan bir adet balığı çalın ve onu misafir odasında bir yere saklayın. Balığın odada 5 ay kimse tarafından bulunmadan kalmasını sağlayın.
9. Evdeki yeni sulanmış çiçeklere elinizi sokun ve aldığınız çamurlar ile temiz duvarlar üzerinde figürler yaratın.
Nasılmış, çocuklu yaşama hazır mısınız? Bir daha DÜŞÜNÜN...
|
astırmaadamı ÜyePuan: 418 | Gönderilme Tarihi: 08 Aralık 2011 23:22:59 | # 4 Çocuklar Bilir
Çocuklar Bilir
Aşağıdaki gözlem ve yorumlar çocuklar tarafından yapılmış. Her zaman olduğu
gibi, yine iyiliksever meçhul bir kahraman bunları derlemiş.
Su iki cinden oluşur: Oksicin ve hidrocin. Oksicin saf cindir, hidrocin cin ve su.
Vakumlar hiçbir şey değildirler. Biz onlardan sadece bizim onların orada olduklarını bildiğimizi bilmeleri için söz ederiz.
İnsan yazın bir defa banyo yapmalıdır, kışın bu kadar sık yapması gerekmez.
Geçmişte yaşamış bir çok ölü hayvan fosile dönüştü, diğerleri petrol olmayı tercih etti.
Dünyanın bazı kısımları öyle sıcaktır ki, oradaki insanlar başka yerlerde yaşamak zorunda kalmışlardır.
Soru: Beygirgücü nedir?
Cevap: Bir beygir gücü bir beygiri bir saniyede 150 m sürüklemek için gereken enerjidir.
Şimşek çaktıktan sonra gökgürültüsünü dinleyerek yıldırım çarpmasına ne kadar yaklaştığınızı anlıyabilirsiniz. Gökgürültüsünü işitmediyseniz, dert etmeyin, zaten çarpılmışsınızdır.
Gökgürültüsü zengin bir gürültü kaynağıdır.
Molekülleri parçaladıklarında, onların içinde bir sürü atom buldular, fakat atomu da parçalayınca onun içinde bir sürü patlama buldular.
Salınım, nereye gideceğine karar verememiş bir harekettir.
Biri bir daire etrafında sürekli dönüp durursa ona deli deriz, ama gezegenler bunu yaptığında onların yörüngede dolaştıklarını söyleriz.
Fen bilgisi kitabı Güneşimizin bir yıldız olduğunu yazıyor. Buna rağmen o, gündüzleri nasıl Güneş olacağını biliyor.
Cyanide öylesine zehirlidir ki, bir köpeğin diline damlatılan bir tek damlası bir insanı öldürebilir.
Bulutların nasıl oluştuğunu bilmiyorum, ama bulutlar nasıl oluşmaları gerektiğini biliyorlar. Önemli olan da bu.
İzoterm ve izobarlar, bu kelimelerin kulağa yaptıkları etkiden daha önemlidir.
|
astırmaadamı ÜyePuan: 418 | Gönderilme Tarihi: 08 Aralık 2011 23:23:40 | # 5 Dilin vezir etmedikleri….
Dilin vezir etmedikleri….
Hani derler ya ‘Dili bir insanı vezir de eder rezil de.’ İşte bu yazıda vezir etmediklerinden örnekler bulacaksınız. Üstelik isimler hiç de yabancı değil. Sanattan, spora ve hatta siyasete kadar uzanan farklı alanlarda hepsi de kendi alanında ‘top’ olmuş kişiler.
Soru: Eğer sonsuza kadar yaşama şansınız olsaydı, yaşamak ister miydiniz ve neden?
Cevap: "Sonsuza kadar yaşamak istemezdim; çünkü sonsuza kadar yaşamamalıyız; eğer sonsuza kadar yaşama şansımız olsaydı, o zaman yaşardık. İşte bundan dolayı da sonsuza kadar yaşamak istemezdim."
1994 Miss Alabama
"Ne zaman televizyon izleyip dünyadaki o fakir ve aç çocukları görsem, çaresizce ağlamaya başlıyorum. Yani demek istediğim, onlar kadar zayıf olamayı o kadar isterdim ki! Ama tabii ölüm, sinekler falan gibi can sıkıcı şeyler olmadan."
Mariah Carey
"Hiçbir suç işlemedim. Yaptığım tek şey kanunlara uymaktı."
David Dinkins (New York City Belediye Başkanı, vergilerini ödemeği konusundaki suçlamalara cevap verirken)
"Sigara öldürür. Eğer ölmüşseniz, hayatınızın önemli bir parçasını yitirmişsiniz demektir."
Brooke Shields
"Vücudumun herhangi başka bir yerinde büyük bir diz ameliyatı geçirmedim."
Winston Bennett (Kentucky Üniversitesi basketbol takımının forveti)
"Öldürme olayları dışında Washington, suç oranının ülkede en düşük olduğu şehirlerden biri."
Marion Barry (Washington, D.C Belediye Başkanı).
"Onlar çok amaçlı. Sadece çivileri çıkarmakla kalmıyor, aynı zamanda takıyorlar.’’
Pratt & Whitney Sözcüsü (Şirketinin sıradan bir pense için hava kuvvetlerinden niye 1000 dolar aldığını açıklarken)
"Çin, Çinlilerin oturduğu büyük bir ülkedir."
Charles De Gaulle (Eski Fransa Cumhurbaşkanı)
"Hükümet çevreyi temizlemek için yeterince çaba göstermiyor. Bu, iyi bir gezegendir."
(1 milyon dolarla ne yapacağı sorulan New Jersey'li bir yarışmacı)
"Çevreye zarar veren kirlilik değil, ahlaksızlıktır."
Dan Quayle (Eski ABD Başkanı)
"Sansür olmazsa halkın kafası fena halde karışabilir."
General William Westmoreland
|
astırmaadamı ÜyePuan: 418 | Gönderilme Tarihi: 08 Aralık 2011 23:24:58 | # 6 Dünyanın en mutlu çifti
Dünyanın en mutlu çifti
Soru: Dünya'nın en mutlu çiftleri kimlerdi?
Cevap: Adem ile Havva...
Çünkü;
Hiçbir zaman Adem'in de Havva'nın da kaynanası olmadı.
Hiçbir zaman Adem de, Havva da aldatılmaktan korkmadı.
Hiçbir zaman Adem: "Arkadaşlarımla maç yapmaya gidiyorum." diyemedi.
Hiçbir zaman Havva kız arkadaşlarını eve toplayıp akşama kadar dedikodu yapamadı.
Adem hiçbir zaman poker partisine gidiyorum deyip, gecenin bir köründe eve sarhoş gelemedi.
Havva hiçbir kavgadan sonra "Ben annemin evine gidiyorum." diyemedi ve Adem de onu almak için kaynanasıyla yüzleşmek zorunda kalmadı.
Adem hiç uzun iş görüşmeleri için yurtdışına gidemedi. Gitse bile gittiği yerde otel odasında kalamadı.
Aralarında hiçbir zaman yemek az pişmiş, çok pişmiş diye kavga çıkmadı. Ateş onlardan yıllar sonra bulundu.
Havva hiçbir zaman kuaförüne gidip, saatlerce Adem'i bekletemedi. Adem ise pazar günleri maçlara gidip, Havva'yı eve kapatamadı.
Hiçbir zaman Sevgililer Günü'nü unutmaktan doğan kavgalar çıkmadı.
Hiçbir zaman birbirlerinin yüzüne telefonu kapatamadılar. Telefonda kavga da edemediler.
Randevuları gecikince trafiği bahane edemediler.
Yüksek gelen faturalar nedeniyle tartışamadılar.
Hiçbir zaman Adem yatınca çocuğun babası kim diye uykusuzluk çekmedi. Havva ise Adem'in başka kadınlardan çocuğu var mı diye düşünmedi.
Kolesterol diye sorunları olmadığı için ve başka alternatifleri de bulunmadığı için en çekici birbirleriydiler.
Özel günlerinde birbirlerinin sevmedikleri arkadaşlarını davet etme gibi bir ihtimalleri olmadı.
Hiçbir zaman siyaset-politika konusunda dil, din, ırk tartışmasına giremediler.
Hiçbir zaman, her ikisi de başkalarına kızıp, sinirlerini birbirlerinden
çıkaramadılar.
Adem hiçbir zaman kahveye takılıp, Havva'yı yalnız bırakmadı.
Havva hiçbir zaman kıyafeti ile Adem'i çileden çıkartamadı.
Adem hiçbir zaman, "Kol düğmelerim nerede?" diye Havva'ya bağıramadı. Havva da ona, "Gömleğini çıkarttığın kadının evinde bırakmışsındır!" diyemedi.
Havva hiçbir zaman manikürcüsüne cinsel hayatını açamadı. Adem de
duyup, buna sinirlenmedi.
Hiçbir zaman röntgenleyen var mı diye tedirginliğe düşmediler.
Hiçbir zaman Havva, arkası bitmez pembe dizileri seyretmek isteyemedi.
Hiçbir zaman Havva, "Beni en son ne zaman sinemaya götürdün, dışarıda yemek yiyelim dedin?" diyemedi.
Adem hiçbir zaman düzelmeyecek arabasını tamir ederken, üstünü başını kirletip, yağ lekeleri ile Havva'yı çileden çıkartmadı.
Adem hiçbir zaman Havva'ya, "Sen dünyada gördüğüm en güzel kadınsın." derken yalan söylemedi.
Senden başka gül koklarsam namerdim lafı da gerçekti ve Havva'da bunun farkındaydı.
Havva da, Adem'e: "Seni hiç aldatmadım." derken samimiydi.
Adem uzun süre kaybolup, ortaya çıktığında, Havva onun başka bir kadınla olmadığından emindi, ona güveni sonsuzdu.
Onları, canlı yayında Reha Muhtar'ın ayırabilmesinin imkanı da yoktu. Bu nedenle her ikisi de rahattı. O zamanlar Reha Muhtar, Atina'dan dahi bildiremiyordu.
Pazartesi akşamları, spor ve sporcunun yer almadığı spor magazin programı Tele-Vole ve benzer neşriatlar da bulunmamaktaydı. O zamanlar Pazartesi güzel bir gündü.
Onlar enflasyon canavarıyla hiç tanışmadılar. Birikimlerini batırıp, çalacak bankacılarla da hiç karşılaşmadılar.
Onların zamanında televizyon da yoktu Ömer Çavuşoğlu da. TV camına yapışan sinek gibi her Pazar televizyonu işgal edemiyordu.
Onlar mutluydular. Çünkü "talk-show" yapacağım diye kimse TV'de soytarılık yapmıyordu.
Onlar mutluydular. Çünkü, ne sayıma gerek vardı, ne de sayılmaya...
|
astırmaadamı ÜyePuan: 418 | Gönderilme Tarihi: 08 Aralık 2011 23:25:57 | # 7 Eğer birini seviyorsan... Eğer birini seviyorsan...
Eğer birini seviyorsan
Onu serbest bırak...
Dönerse senindir;
Dönmezse zaten hiç senin olmamıştır...
Yeni versiyonlar:
• Pesimist (Karamsar)
Eğer birini seviyorsan
Onu serbest bırak...
Dönerse senindir;
Beklediğin üzere dönmezse
Zaten hiç senin olmamıştır.
• Optimist (İyimser)
Eğer birini seviyorsan
Onu serbest bırak...
Üzülme, dönecektir!...
• Şüpheci
Eğer birini seviyorsan
Onu serbest bırak...
Dönerse bu işte bi bit yeniği var demektir..
• Sabırsız
Eğer birini seviyorsan
Onu serbest bırak...
Bi müddet bekle.
Dönmezse unut gitsin..
• Muzip
Eğer birini seviyorsan
Onu serbest bırak...
Dönerse bi daha serbest bırak.
Gene dönerse gene bırak.
• Greenpeace
Eğer birini seviyorsan
Onu serbest bırak...
Aslına bakarsan tüm canlılar hür olmalıdır..
• Biyolog
Eğer birini seviyorsan
Onu serbest bırak ki
Evrimini tamamlaması mümkün olsun..
• İstatistikçi
Eğer birini seviyorsan
Onu serbest bırak...
Seviyorsa dönme ihtimali çok yüksektir..
Sevmiyorsa ilişkiniz zaten muhtemel değildir..
• Arnold hayranları
Eğer birini seviyorsan
Onu serbest bırak...
SHE'LL BE BACK!
• Aşırı sahiplenici tip
Eğer birini seviyorsan
Onu kesinlikle serbest bırakma...
• Psikolog
Eğer birini seviyorsan
Onu serbest bırak...
Dönerse kendine güveniyor demektir..
Dönmezse süperegosu baskın demektir..
Gitmiyorsa manyak demektir...
• Bencil
Eğer birini seviyorsan
Kendini serbest bırak..
Niye diye sorarsa
Seni hiç alakadar etmez! de.
• Mali uzman
Eğer birini seviyorsan
Onu serbest bırak...
Dönerse borç almaya devam edebilirsin
Dönmezse ara ve borçlarının üstüne yattığını söyle..
|
astırmaadamı ÜyePuan: 418 | Gönderilme Tarihi: 09 Aralık 2011 21:51:15 | # 8 Erkekler meyva, kadınlar top olsaydı...
Erkekler meyva, kadınlar top olsaydı...
20 yaşındaki erkek hindistan cevizi gibidir.
Dışından görkemli ama içinde az şey çıkar.
30 yaşındaki erkek mantar gibidir.
Tadı güzeldir ama tehlikelidir.
50 yaşındaki erkek portakal gibidir.
Yılda bir kere mevsimi gelir.
60 yaşındaki erkek kuru üzüm gibidir.
İçi sıkılmış ve buruşuktur.
18 yaşındaki kadın futbol topuna benzer.
Peşinden 22 erkek koşar.
28 yaşındaki kadın beyzbol topuna benzer.
Peşinden 8 erkek koşar.
38 yaşındaki kadın golf topuna benzer.
Peşinden 1 erkek koşar.
48 yaşındaki kadın pinpon topuna benzer.
İki erkek birbirine atar.
.
|
astırmaadamı ÜyePuan: 418 | Gönderilme Tarihi: 09 Aralık 2011 21:53:05 | # 9 Erkekleri kıyıda köşede tutmak için 66 iyi neden
Erkekleri kıyıda köşede tutmak için 66 iyi neden
1. Mükemmel kapı tamponu olurlar.
2. Onları kendi şahsi ATM'iniz olarak kullanabilirsiniz.
3. Elektrikli battaniyelerden daha etkilidirler.
4. Sizi fitness makinalarından daha iyi çalıştırırlar.
5. Onları fasulyeyle besleyip, böceklere karşı haşere öldürücü olarak kullanabilirsiniz.
6. Erkeklerden iyi çoban köpeği mi olur?
7. Dekoratif birer aksesuardırlar.
8. Köleliğin bittiğini de kim söyledi?
9. Ha bire küt küt vuran, arabanın kaputunu tamir edebilirler.
10. Düşündüm de, belki de edemezler.
11. Doğuştan avcıdırlar.
12. Böcek ve örümcek yakalamayı severler.
13. Onları beslemek zorunda kalmazsınız. (11 ve 12'ye bakın.)
14. Kimin yastığa ihtiyacı var ki? Biranın yaptığı göbek ne güne duruyor?
15. Küçük beyinler, basit zevkler.
16. Çok iyi sırt kaşırlar.
17. Kendileri yemek pişirmek istemedikçe, sizin pişirdiklerinizden asla şikayet etmezler.
18. Erkekler, kadınların güzel görünmelerini sağlarlar.
19. Çok kolay tatmin olurlar.
20. Evde beslediğiniz yılanınıza çok iyi bir arkadaş olurlar.
21. Her yanlışın sorumlusu onlardır.
22. Yüksek raflara erişebilirler.
23. Sıkışmış kavanoz kapaklarını açarlar. (Tabii siz onlar için gevşettikten sonra!)
24. Alışverişe yaptığınızda, aldıklarınızı taşırlar.
25. Giyinmenize yardım ederler.
26. Soyunmanıza yardım ederler.
27. Özel şöförünüz olması nasıl bir duygu?
28. Siz mobilyaların yerini söyleyin, onlar da çekme-itme işlerini yapsınlar.
29. Her gece yapılan bir ayak masajından daha hoş ne olabilir ki?
30. Kirli işlerinizi onlara yaptırabilirsiniz, pislenmeyi hiç takmazlar.
31. 70 bin dolarlık penisleri vardır. (Bu penisler, aynı zamanda Porsche olarak tanınırlar.)
34. Kısa zamanda eğitilirler.
35. Eğer ilk sahip olduğunuzu kırarsanız, hemen başka bir tane daha edinebilirsiniz.
36. Sosisli sandviç ve salatalıklar küflenir.
37. Raf ömürleri uzundur.
38. Çok çeşitli tatlarda gelirler.
39. Çok çeşitli büyüklüklerde olurlar.
40. Evde beslediğiniz hayvanınızın arkasını temizlerler. (Tabii önce kendi arkalarını temizleyebilirlerse...)
41. Kafaları karıştığı zaman çok şirin görünürler.
42. Sadece size ait, arkeolojik bir buluntu.
43. Doğum yapmadan, bir annenin yaşayabileceği tüm sevinci yaşatırlar.
44. Anten görevi görürler.
45. Bedavadan ata binme dersleri (daha ziyade, eyersiz olanından)
46. Kitaplarınızı taşırlar.
47. Size çiçek alırlar.
48. Tüm kontrolü ellerinde bulundururlar.
49. Sizin gölgeniz olurlar.
50. Sadece çikolatayla yaşayamazsınız.
51. Çikolatalı sütten daha doyurucudurlar.
52. Biyoloji, anatomi ve kimyaya çalışmanızda yardımcı olurlar.
53. Özel bahçıvanınızdırlar.
54. Sizin için her zaman ayağa kalkıp dikiliverirler.
55. Kızardıklarında çok şirin olurlar.
56. Duymak istediklerinizi söylerler.
57. Anotomilerini korumaya çalışmalarını izlemek çok eğlencelidir.
58. Onlar da olmasa kime güleceksiniz ki?
59. Kendi ölçü sistemlerini yaratmışlardır. Bu, l-----l, 16 cm'e dayalı bir sistemdir.
60. Bir köpek üzerimize atlayıp da bizi yaladığında, bu hoş ve şirin bir davranıştır.
61. Domuzlar gibi komik küçük hırıltılar çıkarırlar.
62. Popolarını çimdiklediğinizde sıçrarlar.
63. Kendinizi hep zeki hissetmenizi sağlarlar.
64. Her zaman her şeyi yapmaya hazırdırlar.
65. Saymanıza yardımcı olurlar... yani siz tavana bakarken...
66. Onlar olmasaydı, aptal erkeklerle ilgili fıkralar da olmayacaktı.66. Tamam tamam, sanırım, o üreme meselesi... önemli sayılabilir.
|
astırmaadamı ÜyePuan: 418 | Gönderilme Tarihi: 09 Aralık 2011 21:54:38 | # 10 Evlilik Neye Benzer?
Evlilik Neye Benzer?
Ünlü sosyolog Ayfer Monolog, araştırmaları sonunda karar verdi: Evlilik sakıza benzer. Üstelik öyle bir sakız ki çiğnemesini bilirsen iyi ve faydalı... Çiğnemesini bilmezsen can sıkıcı ve sinir bozucudur. Neden başka bir şeye değil de sakıza benzer?
1) Çünkü sakız ne kadar faydalı ve eğlenceli olursa olsun gerekli değildir. Çiğnemesen de olur.
2) Sakız ilk zamanlar ağıza ferahlık verir, hoş olur ama zamanla çürür ve tadı acılaşır.
3) Çürüyen sakız yapışkandır. Bulastığı yerden temizlemek, ondan kurtulmak çok zor, bazen de imkansızdır.
4) Sakızın ağızda bıraktığı tadı sadece çiğneyen bilir. Tatlı mı yoksa acı mı olduğunu başka kimse bilemez. Onlar sadece senin sakiz çiğnediğini bilirler o kadar.
5) Sakız çene kemiklerini güçlendirir. Evlilik de öyle... Sürekli tartışma ve bağrışma zamanla çiftlerin güçlü birer çene kemiğine sahip olmasını sağlar.
6) Sakız çiğnerken başka bir şey yiyemezsin yoksa sakız bozulur.
7) Sakızın kağıdını açıp fıkra veya falı okuduğunuzda çok eğlenir, gülersiniz. Ama bu çok kısa sürer. Evllilikteki balayına benzer.
8) Çam sakızı ya da hakiki damla sakızları vardır. Kolay kolay çürümezler, çiğnendiği sürece zevk verirler. İşte bu da aşk evliliği denen olaydır.
9) Sakız; sigarayı bırakmak ve abur cubur yememek için tercih edilir.
10) Sakız çiğneme olayının gerçekleşmesi için ezmek ve çiğnemek gerekir. Evlilikte de kim dişliyse o ezer.
|
Sayfalar: 1[2] 3 |
|